Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin'in geçen hafta Türkiye'deki balyoz tartışmalarısırasında silik kalan sözleri üst düzey bir medya kazası niteliğindeydi.
İsrail Devlet Başkanı Moşe Katsav hakkındaki "taciz ve tecavüz" suçlamaları sürerken, Putin ülkesine gelen İsrail heyetiyle yaptığı görüşme sırasında, espri yapayım dedi ama resmen İngilizce anlamıyla esprinin içine koydu (put-in).
Putin, heyete "Başkanınıza selamlarımızı iletin. Kendisine imreniyoruz" diyerek, tecavüz gibi yüz kızartıcı bir suçu sadece övmekle kalmadı bir de diplomatik nezaket kurallarını put-in etti.
SONUÇ: Putin'in bu medya kazası yüzünden "put-in etme" kavramını Türk medyasına kazandırmış olduk.
Belli ki Putin, süper devlet olmak için kendisine Bush'u model alıyor. Almakla da kalmıyor, Bush gibi ne sap ne saman, ne balta ne taş tanıyor
DÖNÜLMEZ AKŞAMDA VAKİT
OLAY YERİ: VAKİT gazetesi OLAY: Put-in etme konusuyla devam ediyoruz.
Vakit Gazetesi, kendi okuyucu kitlesine yönelik yayınlardaki hassasiyeti öylesine abarttı ve şirazesinden çıkardı ki, yedi yaşındaki küçük bir balerin kızın fotoğrafını bacaklarını"mozayikleyerek" sundu. Yani haberi put-in etti.
Mozaik, basında genellikle ahlaka aykırı ve açıktaki edep yerlerinin örtülmesi amacıyla kullanılır. Vakit Gazetesi, yedi yaşındaki bir kızın bacaklarında ahlaka aykırı ne görmüştü, bilinmez Ama, Ahmet Hakan biliyor. Ve, bakın Hürriyet'teki köşesinde ne diyor;
"Çünkü Beş yaşındaki kız çocuğunun bacağından nem kapacak denli kirli bir zihne sahiptir "
SONUÇ: Vakit'in bu uygulaması, Cüppeli Ahmet Hoca'nın "Bizde 7 yaşına geldi mi kızlardan sakınırız. 11 yaşındaki kızımı bile öpmüyorum" sözlerini akla getiriyor.
Aklımıza, bir yandan da Münir Nurettin'in ünlü eserindeki sözler takılıyor "Dönülmez akşamın ufkundayız VAKİT çok geç "
EN HELALİNDEN GAZOZ (!) GELİYOR
OLAY YERİ: Fettullah Gülen'in Samanyolu TV'si OLAY: Ramazan ayı içinde Tüketiciler Birliği Başkanı Bülent Deniz, aklına nereden geldi bilinmez, "gazlı içeceklerin içinde alkol var" diye açıklayınca, kuyuya bir avuç taşatmış oldu.
Taşı çıkarmak için yapılanlar ve söylenen sözler de taşı atanlarınki kadar abesle iştigaldi resmen
Gazoz için "helal" fetvası alınmasına kadar uzanan kriz, fıkıh dünyasının ünlü ismi Prof. Dr. Hayrettin Karaman'ın kapısını çaldı.
Samanyolu TV'ye çıkan ünlü fıkıh hocası, gazoz üzerine "Fıkhen pis ve haram değildir" diyerek, tıpkı gazoz içmiş gibi bunu dert edinenlerin içini ferahlattı
Ama, balerin çocuğun bacaklarına mozaik atanlar, yakında "hoşafta da alkol var"derlerse biz şaşırmayız Siz şaşırırsanız, size de şaşarız
... VE;
Böylesi bir gündemde Cumhuriyet Bayramımızı içtenlikle kutluyoruz .
Aldığı Nobel Edebiyat Ödülü ile Türkçe'yi dünyaya tanıtan ve Atatürk'ün gerçekleştirdiği Dil Devrimi'ne en güzel meyvesini veren yazar Orhan Pamuk'un, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'na davet edilmediğini de kayıtlara düşüyoruz